İKSV’nin düzenlediği İstanbul Tiyatro Festivali’nin 28.si bu yıl Şekspir oyunlarının farklı yorumlarıyla dikkati çekerken 5 ülkeden geleceklerin arasında Comedie Française, Türkiye’de ilk kez oyun sergileyecek. Tanıtımda sanatçıların da katılımı dikkati çekerken Müjdat Gezen’e onur ödülü takdim edildi. Bu yılın küratörü ise ünlü yönetmen Mehmet Birkiye

TÜM YÜZLER, TÜM DUYGULAR SAHNEDE!

Değerli duayen dostum, sinema ve tiyatro eleştirmeni Erdoğan Mitrani“Sinema eşimse, tiyatro da metresim sayılır, ikisini de ayrı ayrı severim!” diye erkekçe bir fantezi yapıyor; 28. İstanbul Tiyatro Festivali tanıtımında. İkisini de birbirinden ayırmak zor; sinema daha popüler, ama tiyatroda sanatçıyı canlı canlı seyretmenin tadı başka. Bütün bir yıl seyredeceklerimizin dışında İKSV’nin düzenleyip sunduğu Tiyatro Festivali’nin en güzel tarafı, sanatseverlere yurt dışından da konuk tiyatro ekiplerini seyretme olanağı vermesi. Bu yılki program da her yıl bir tiyatro sanatçısına verilen görevle küratör olarak seçilen Mehmet Birkiye tarafından hazırlanmış, o da elini korkak tutmamış!

Konuşmasına “Tiyatro hayatımızda daha çok yer almalı” diye başlayan Mehmet Birkiye, seçimini nasıl yaptığını anlatırken o kadar az ve öz konuştu ki alıntı yapmadan duramayacağım: “Tragedya kahramanı bağırır çağırır, yıkar, öldürür, yani yoldan çıkar. Niyeti ne kadar ulvi ya da ne kadar insan olmanın zorunlu sonucu olsa da, sonunda cezasını hayatıyla öder, ölümüyle yararlı bir iş olur, bozulan düzen yeniden sağlanır. Kahraman toplum düzeni için verilen bir kurbandır. Bu kurban hep üst sınıflardan seçilir, siz yaptınız, siz düzeltin efendim! Günümüzde başka bir tür kahraman gelişti, ayakkabısına taş girmiş kahramanlar diyorum buna, ne çıkarabiliyor ne de ileri doğru yürüyebiliyor, sürünmeyi tercih ediyorlar. Bu rahatsızlık acıya dönüşüyor. Biz bu festivalde iki tür kahramanı bir arada sergileyerek seyirciyi keşif yolculuğuna çıkardık.

İşte bu yılki festivalde sıra dışı Şekspir yorumlarının yer almasının yanında günümüz yazarlarının farklı yorumlarının da var olmasının açıklaması bu. Türkiye’den ve yurtdışından toplam 19 tiyatro, performans ve dans gösterisine ev sahipliği yapacak festivalde değişik bölümler var: İlk Kez sergilenecek olanlar, İstanbul Mon Amour ; Bu İşte Bir Kadın Var; Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü ve İKSV Genç Sanatçı Fonu’yla desteklenen üç yeni yerli oyunun sahnelenmesi.

Yurt dışından gelecek olanlar

Tabii şimdi herkes seyretme şansını bulabileceğimiz yurt dışından gelecek oyunları merak ediyor:  Bir frankofon olarak beni en çok heyecanlandıran Türkiye’ye ilk kez gelecek olan Comedie Française oldu! Öğrenci olarak 5 yıl yaşadığım Paris’te burs paramla bilet alamadığım için gidemediğim bu ünlü tiyatroyu bu kez İstanbul’da Avignon Festivali’nin direktörü Tiago Rodrigues’in yönettiği Hekabe, Hekabe Değil isimli oyunla izleyeceğiz! Beş ülkeden, Fransa, Japonya, Almanya, Romanya, Sırbistan’dan gelecek oyunlar şunlar: Schaubühne Berlin, on yılın ardından yönetmen Thomas Ostermeier’in yönetiminde, yıldız oyuncu Lars Eidinger’in başrolünde oynadığı III. Richard; yönetmen Declan Donnellan, Marin Sorescu Ulusal Tiyatrosu birlikte sahneye koyduğu Hamlet; tüm dünyada izleyicileri derinden etkileyen Nikita Milivojević’in Sırbistan Ulusal Tiyatrosu oyuncularıyla sahneye koyduğu gerçeküstü bir Macbeth.  Ayrıca Japonya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin 100. yılı kutlamaları vesilesiyle Japon butoh dansının büyük ustası Ushio Amagatsu’yu, topluluğu Sankai Juku’nun Utsushi başlıklı gösterisiyle ilk kez izleyeceğiz! Hangisini kaçırmayı göze alabilirsiniz?

PRÖMİYER YAPACAK OLANLAR

Şahika Tekand, Ebru Nihan Celkan, Yiğit Sertdemir, Özen Yula, Levent Tülek, Kerem Kurdoğlu, Tuğçe Tuna, Engin Hepileri, Nagehan Gürkan, Elif Temuçin, Halil Babür, Güray Dinçol, Ümit Erlim, Başak, Kıvılcım Ertanoğlu, Michael Önder, Selin Şenköken’in yapımları prömiyerlerini festivalde yapacak.

 

OYUNLAR NEREDE İZLENECEK?

28. İstanbul Tiyatro Festivali İstanbul’da hem Avrupa, hem Asya yakasında; Alan Kadıköy, Arter Karbon, Cemal Reşit Rey Konser Salonu, DasDas, Erdem Otopark, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi, Metrohan, Hope Alkazar, Maximum UNIQ Hall, Üsküdar Tekel Sahnesi ve Zorlu PSM olmak üzere 11 farklı mekânda sergilenecek oyunlarla izleyiciyle buluşacak.

Festival programının tanıtımı 5 Eylül akşamı The Marmara Oteli’nde sanatçı ve basının yoğun katılımıyla gerçekleşti. Müjdat Gezen’e Onur Ödülü’nün de takdim edildiği törene 20 yıldır bu festivalin sponsorluğunu yapan Koç Holding’in Enerji Grubu şirketlerinin yöneticileri de katılıp teşekkür plaketlerini aldı. Aygaz, Entek, Opet ve Tüpraş’ın verdiği gazla bu yıl da tiyatroyla uçacağız inşallah!  İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı da sanatçıları yalnız bırakmadı, açılışı yaptı ve “İKSV olarak 1989 yılından bu yana, İstanbul Tiyatro Festivali aracılığıyla yaratıcılığı, özgünlüğü, yenilikçiliği kutlayan, duygu ve düşünce dünyalarımızda yeni ufuklar açan gösterileri izleyicilerle buluşturabildiğimiz için mutluluk duyuyoruz.” Dedi ki sayelerinde biz de mutlu oluyoruz.

Sponsorlar adına konuşan Tüpraş Genel Müdürü İbrahim Yelmenoğlu, “Festivalin bu yılki mottosu “Tüm Yüzler Sahnede” sloganı, biz de buna “Tüm Duygular Sahnede” diye katkıda bulunuyoruz” diyerek özetledi desteklerini.

Bu İşte Bir Kadın var

Bu bölümde kadın oyunları ve sorunlarına yer verileceğini söylemiştim. Selin Şenköken’den Nora, Bir Bebek Evi ve ve Elif Temuçin’den Martı Mıyım? OdeoBank sponsorluğunda sergilenecek.

İstanbul Mon Amour

“Senden Bana Hayır Gelmez Güzel İstanbul” Festivalin özel yapımı Cahit Irgat’In İstanbul şiirinden alan bir proje ve Levent Tülek, Kerem Kurdoğlu, Özen Yula’nın oynadığı oyunu Mehmet Birkiye yönetiyor. Küratör Mehmet Birkiye ayrıca Tolstoy’un Savaş ve Barış’ını Kocaeli Büyükşehir Belediyesi oyuncularıyla sergiliyor.

22 Ekim’de başlayacak festivalin biletleri 13 Eylül’de satışa çıkacak. Biletler çok ucuz değil, zaten ne ucuz ki? Öğrenciler için kısıtlı sayıda 20 TL’ye bilet var. Bu büyük bir şölen ve elbette çok büyük bir maliyeti var, sanata vakit ve nakit ayırabilecekler için haber vermeye devam edeceğim!