İtalyan teknik direktör Vincenzo Montella, A Milli Takımda kısa sürede etkisini göstermeyi başardı. Montella'yı hepimiz Adana Demirspor'dan da tanıyoruz. Geçtiğimiz sezon Adana Demirspor, oynadığı futbolla 4 büyükleri epey zorlamıştı. Sezon sonunda Ligde 4. olan Mavi Şimşekler'in teknik direktörü Vincenzo Montella'nın adı daha önceden Fenerbahçe ve Beşiktaş ile de anılmıştı ancak Adana Demirspor başkanı Murat Sancak, takımda kalması için Montella'yı ikna etmişti.
MİLLİ TAKIM'DA MONTELLA
Türkiye Milli Takımı'nda Stefan Kuntz ile ipler kopunca, hoca arayışına geçildi. Sergen Yalçın ve Abdullah Avcı gibi yerli hocalar gündeme gelse de belki de Milli Takım'ın ihtiyacı olan Montella idi. Çünkü Milli Takım uzun süreden beri eski ruhunu kaybetmişti. Bunda hepimiz hemfikiriz. Maç izlerken biz taraftarlar bile eski heyecanımızı kaybetmiştik çünkü Milli Takım'ın oynadığı oyun umut vaat etmiyordu. Montella belki de o umudu bizlere geri getirdi.
TAKIM RUHU
Futbolda söz edilen bir klişe vardır takım ruhu ne Kuntz döneminde ne de daha öncesinde Milli Takım'da o ruh kalmamıştı. Eski zamanların 2002 Şenol Güneş, 2008 Fatih Terim ruhu. O dönemlerde Milli Takım'ın maçı oldu mu herkes televizyona kilitlenir, maç sonuna kadar heyecanı coşkuyu beraber paylaşırdı. Eski Milli Takım oyuncuları da adeta pes etmek nedir bilmezlerdi. Biz bitti demeden bitmezdi maçlar. Takım geri düşse de son dakikaya kadar oyuncular ter döker, mücadele ederlerdi. Az mı izledik o son dakika gollerini?
Milli Takım'da o yıllar geride kaldı yeni jenerasyon geldi. Yeni jenerasyon eskiden daha iyi dediler, son Avrupa Şampiyonası'nda yeni jenerasyon guruplardan bile çıkamadı. Gün geçtikçe Milli Takım daha kötüye giderken biz taraftarlar da eski heyecanımızı kaybettik. Çünkü mesele sadece maç kaybetmek değildi oyun anlamında da takım ruhunu kaybetmişti, gazetelerde sayfalar dolusu övgülerle gelen yeni hocalar hüsranla takımdan ayrılıyorlardı. Her maçta Bizim Çocuklar diye manşetler atılsa da Bizim Çocuklar taraftarın gözünden düşmüştü. Yeni bir sistem baştan sona yeni bir kan gerekliydi.
Takımın başına Montella getirildi. Belki herkes gibi o onunda sonu hüsranla biter diye düşündük, başarısız olur belki, Milli Takım, Adana Demirspor'a benzemez dedik. Geçti takımın başında ilk maçta Hırvatistan'ı yendi. Zor bir mücadelenin ardından Letonya'yı 4-0 gibi ezici bir skorla yendik. Mesele sadece kazanmak değil bu Milli Takım canlanmıştı, hırslanmıştı. Letonya maçında rakibe neredeyse fırsat bile vermedik, takıma ruh gelmişti. Bu maçın sonunda Euro 2024 turnuvasına katılmayı garantiledik. Eğer bu heyecan verici oyun devam ederse, Milli Takım'ın ruhu bu şekilde sahaya yansırsa Avrupa Turnuvasında belki de eski günlerimize dönebiliriz.
Ne olacağını zaman gösterecek, tabi ancak gelir gelmez Montella'nın Milli Takım'a yaptığı dokunuş bana umut verdi.