Kılıçdaroğlu, tarihi bir savunma yaptı. Eski CHP Lideri'nin tarihe not düşen konuşmasından, en çok kimyası bozulan karşı mahalledeki O isim etkilendi...
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şikâyetiyle 11 yıl hapis ve siyasi yasak istemiyle kendisine açılan davayla ilgili medyada, şikâyetin gerekçesi yer almadı.
Erdoğan’a hakaret edildiği söylense de, Kılıçdaroğlu’nun hangi tarihteki sözlerinden dolayı suçlandığı belirtilmiyordu. Genel bir korkaklık haliyle, bu durumu itiraf edemeyen haberler 5N 1K’dan da vazgeçmişti.
Kılıçdaroğlu’nun savunmasında son derece çarpıcı tahliller ve “BOP'ta ikinci aşama. Erdoğan, Ege ve Kıbrıs'tan toprak verecek!” gibi son derece vahim iddialar da yer aldı. Dünyanın her yerinde haber olabilecek savunma, iktidara yakın bazı ekran yüzlerinin de kimyasını bozdu.
Kılıçdaroğlu’nun uzun süre konuşulacak savunması, karşı mahallede ve bu konuşmadan en çok kim etkilendi, diye soran masanın iki tarafında da gidip gelen bir ismi çok etkiledi…
O’nun kim olduğuna geleceğiz ama önce tarihi savunmaya dönelim.
Eski CHP Lideri Kılıçdaroğlu, savunmasına "Ben mahkemenize işlediğim bir suçtan dolayı değil, işlenen suçları kayda geçirmek, tarihe not düşmek amacıyla geldim," sözleriyle başladı.
Ahmet Hakan ise yazısına, “Kılıçdaroğlu’nun savunmasında, Sartre, Nobel’i ret ediyormuş gibi bir hava vardı.
Emile Zola, Dreyfus’u savunuyormuş gibi bir eda vardı,” diye bir giriş yapıyor.
T 24’ten Atilla Dorsay ise, Kılıçdaroğlu’nun savunmasından pasajlar paylaşıyor.
“Sayın yargıç... Bütün görevlerim süresince çok büyük bütçeler yönettim. Ne beytülmalın bir kuruşuna el uzattım; ne de bir kişiye müsaade ettim.
‘68 kuşağında Denizlere, Mahirlere, Hüseyinlere yoldaşlık, idamlara tanıklık ettim. Sağdan ve soldan idam edilenlerin aslında aynı hedefe yürüyen kardeşler olduğunu, düşmanlarımızın ise tek olduğunu anladım.
Biz sağcı-solcu, seküler-dindar, Alevi-Sünni, Türk-Kürt değildik. Biz, dünyanın en güzel toprakları olan bu vatanda, barış, kardeşlik, huzur ve bereket içerisinde yaşama mücadelesi veren; ama işgalci güçler ve onların içimizdeki işbirlikçileri eliyle birbirini öldüren... Çocuklarının eğitim-sağlık ve beslenme ihtiyaçlarını karşılayamayan... Emeklisi aç, hastası tedavi edilemeyen, emeği sömürülen... İnsanlık onuruna yakışan bir hayattan çok uzaklaşmış... Ağız dolusu gülmeyi unutmuş 85 milyon ve tek millet olan kardeşler olduğumuza inandım,” dedikten sonra, Dorsay, “Ve Kılıçdaroğlu’nu yeniden siyaset sahnesinin ortasına oturtuveriyor,” tahlilini yapıyor.
Bununla birlikte, Erdoğan’ın suçlamasını yine Kılıçdaroğlu’nun savunmasından öğreniyoruz.
DAVA NEDENİ TAHMİNLERDE…
"Zannederim ki, açılan davaların ve mahkemede olmamın nedeni; Erdoğan'a 'Baş çalan, Hırsız ve Baş hırsız' dememdir.
Öncelikle ispatlarla sabit olan bu gerçekleri dile getirdiğim için hiçbir pişmanlığımın olmadığını söylemek isterim. Ne mutlu ki bana, mahkeme karşısına, 'Rüşvet suçundan' çıkmadım," sözleri ile Kılıçdaroğlu savunma değil, suçlamaya devam etti.
HIRSIZA HIRSIZ DEDİĞİM İÇİN…
"Ne mutlu ki bana, 'yetim hakkı yiyen zimmet suçlusu bir hırsız' olarak karşınıza çıkmadım. Ve yine ne mutlu ki bana Sayın Yargıç, karşınıza 'Vatana ihanetten' de çıkmadım. Karşınıza Sayın Yargıç, 'Hırsıza hırsız' dediğim için çıktım."
Kılıçdaroğlu, tarihe not düşen mahkemedeki savunmasını şu sözlerle bitirdi.
“Teslim alınan bir başkan ülkesine hizmet edemez.'
EN ÇOK AHMET HAKAN ETKİLENDİ
Ahmet Hakan ise bu savunma Atilla Dorsay dışında kimseyi heyecanlandırmadı, iddiasında.
Ve sanki, Kılıçdaroğlu’nun savunmasından en çok etkilenen de o!
“DOSTLAR SAFLARI SIKLAŞTIRIN”
Kılıçdaroğlu 18 Kasım'da X hesabından, yapacağı savunmayı, bir video ile duyurmuş ve kamuoyunu destek vermeye davet etmişti.
"Dostlar safları sıklaştırın. Korkmayın birlikte başaracağız."
Duruşmayı izlemek üzere CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Mersin Büyükşehir Belediye başkanı Vahap Seçer ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, eski HDP Eş Başkanı Mithat Sancar, Kılıçdaroğlu'nun eşi, çocukları ve suikastla hayatını kaybeden siyasetçi Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş de adliyeye geldi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Almanya’da olduğu için davaya katılmadığı açıklandı.
DURUŞMAYA KATILAN MİLLETVEKİLLERİ
CHP'li milletvekilleri Mustafa Sarıgül, Ali Öztunç, Ömer Fethi Gürer, Gürsel Tekin, Yıldırım Kaya adliyede bulundu.
