Günümüzde insan ilişkileri de metalaşmaya başladı. Artık ilişkiler eskisi gibi samimi ve içten değil. İnsanlar sadece çıkarına uygun kişilerle etkileşim halindeler. Eğer karşımızdaki kişi çıkarımıza ters düşüyorsa artık onunla iletişim kurma ihtiyacı hissetmeyiz. Aile ilişkilerinde de aynı durum söz konusudur. Evli kişiler, hayatlarının monotonluğundan sıkılınca çocuk yapmaya karar verirler. Bazı ebeveynler: “Yaşlandığımda bana bakacak birileri olsun” mantığıyla çocuk sahibi olurlar. Ancak tabi bu durum çocuklarını sevmedikleri anlamını taşımaz. Çocuklarını sever ve kollarlar fakat burada da çıkar ilişkisi mevcuttur.
Bugün asıl değineceğim konu evlilik ilişkisinin metalaşmasıdır. Eskiden insanlar sevdiklerine şiirler, mektuplar yazar sevdalarını bu şekilde yürekten hissettirirlerdi. Günümüz ilişkilerinde, sevdanın yerini çıkar ve tatmin olma duygusu aldı. Kadın maddi açıdan tatmin olurken erkek ise duygusal anlamda tatmin oldu. Böylece ortaya sahte dışardan mutlu görünen evlilikler çıktı.
Kadın para ve statü için bir erkekle ilişki kurar. Erkeğin amacı duygusal ve diğer eksikliklerini gidermektir. Böylelikle 2 kişi arasında bir çıkar ilişkisi oluşur. Kadın hayalindeki lüks yaşam tarzına erkek ise hayal ettiği ilişkisine kavuşur. Ayrıca maddi açıdan evi geçindiren erkek, kendini güçlü ve başarılı hisseder.
Burada ilişki metalaşır. Çünkü erkeğin maddi durumu yeterli olmasaydı, kadın onu seçmeyecekti. Kadın duygularını metalaştırıp lüks ve statü için kullanır. İlişki bu şekilde devam eder. Erkek cebinde parası olduğu sürece kadınları etkileyebileceğini öğrenir.
Tüketim toplumunda amaç nedir? Bırakıp yenisini almak. Erkek kadından duygusunu satın alır. Zamanı gelince kadını yeterli bulmaz ve yeni arayışlara girer. Kadın ilişkilerinin sahteliğinden sıkılır ve o da yeni arayışlara girer. Böylelikle çıkar ilişkisi ile başlayan bu evlilik ağır bir darbe alır ve yavaş yavaş yıkılmaya başlar. Önce ufak çaplı tartışmalar meydana gelir. Daha sonra karı ve koca birbirini çekemez hale gelir. Bazen ilişkiler bu şekilde uzun süre devam eder. Ancak günümüzde bu durumdan dolayı insanlar ufak gerekçelerle evliliklerini sonlandırırlar. Daha sonra belki bir evlilik daha yaparlar. Fakat yeni evliliklerini de çıkarlarını karşılama güdüsü ile yaparlar. Bu yüzden yeni evlilik de onları mutlu etmez.
“Peki bu işin doğrusu nedir?” Bu sorunun cevabı sevgi. İnsanlar sırf statü sahibi olmak için veya evde kalmamak için evlendiklerinde, evlilik rutin bir göreve dönüşür. Fakat insan gerçekten sevdiği birisi ile evlenirse, onu gördükçe mutlu olur. Belki yine sorunları olur fakat önemli olan bu sorunu çözerken bize destek olacak bir eşe sahip olmaktır. Bizi bir meta olduğumuz için yanında tutacak birini değil, bizi gerçekten sevebilecek kişilerle olmalıyız.
