İncil’deki sözün gizli anlamına dikkat çeken bilim insanı da, Cern’deki kanıtlar da, "Hayatımız bir simülasyon mu?" sorusuna verdiği yanıtla, ezberleri bozuyor...

2016 yılında, Cern’de görevli olduğu halde İstanbul’daki bir konferansa gelen, Prof. Dr. Erhan Gülmez ile bir söyleşi yapabilme şansı bulmuş, şanslı gazetecilerdenim.

Ve o günlerde, “Aslında biz yokuz!” başlığı ile bir haber çalışmıştım.

İşte dış haberlerde, aşağıdaki haberi görünce, bilimsel bir çalışmanın magazin boyutunda başarıyla nasıl işlendiğini gördüm. Önce, gördüğüm habere değineyim. Sonra da röportajıma…

“MATRİX BENZERİ SANAL GERÇEKLİKTE YAŞIYORUZ!”

Daily Mail'in haberine göre, kendinizi Matrix benzeri bir sanal gerçeklikte yaşıyor gibi hissettiyseniz, Portsmouth Üniversitesi'nden fizik doçenti Melvin Vopson’a göre haklı olabilirsiniz. Vopson, evrenin aslında gelişmiş bir bilgisayar simülasyonu olabileceğini öne sürüyor ve bu teorinin doğruluğuna dair ipuçlarının İncil'de bulunduğunu belirtiyor.

Profesör Vopson, MailOnline'a yaptığı açıklamada, İncil'in bir simülasyonun içinde olduğumuza dair işaretler verdiğini ve bu simülasyonu kimin yarattığını da söylediğine de işaret ediyor. Bu bağlamda, Yeni Ahit'in Yuhanna İncili'ne dikkat çekiyor.

Yuhanna İncili, "Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı'yla birlikteydi ve Söz Tanrı'ydı." tümlesiyle başlar. Vopson, bu ayetin teolojik anlamının ötesinde, evrenin bir simülasyon olduğu düşüncesiyle değerlendirilmesi halinde ilginç çıkarımlar sunduğunu söylüyor.

Profesöre göre, burada geçen "Söz", evreni yöneten ve simülasyonu kontrol eden temel bilgisayar kodunu temsil ediyor. Tıpkı Matrix'teki gibi, her bilgisayar simülasyonu belirli kurallar ve kodlar üzerine inşa edilmiştir ve tüm yaratılışı yönlendiren bu kodlar olabilir.

DENEYE KATILAN GÖZLEMCİ, SONUCU DEĞİŞTİRİYOR İSE BU NE ANLAMA GELİR?

2016’da yaptığım röportajda Prof. Dr. Erhan Gülmez, dünyanın dikkatinden kaçan Cern’deki bir deneye işaret etmişti. İsviçre’deki kusursuz laboratuvar ortamında, bir cismi, a noktasından, b noktasına göndermişler.

Buraya kadar her şey normal.

Fakat, deneyin tekrarına kamerayı dahil ettiklerinde, cismin farklı olarak parçacık etkisi ile b noktasına gittiğini gözlemlemişler. Yani, kusursuz aynı deneye bir gözlemci dahil edildiğinde, cisim farklı davranıyordu!

Bunun ne anlama geldiğini ise “Aslında bir simülasyon ortamıyız!” tümcesi ile özetlemişti.

Aynı deneyden farklı sonuçlar çıkmasının ne anlama geldiğini, 2018’de ST Endüstri Radyo’daki, Teknoloji Gündemi programımda, uluslararası şirketlerin başmühendisleri ile konuşma şansı buldum. Sonuç hep aynıydı: “Bu simülasyon ortamında yaşadığımıza delalet eder!”

DESCARTES'IN ŞÖMİNE RÜYASI VE GERÇEKLİK...

Descartes, bir gün şömine önünde uyurken, rüyasında da kendini şömine önünde uyurken görmüş. Ve kendi kendine sormuş, "hangisi rüya?"

GERÇEKLİĞE TANIKLAR YETER Mİ...  

Yanıtı ise “Gördüklerinizin tanıkları var ise o gerçektir!” olmuş.

Ta ki, 2010’da Christopher Nolan "Inception/ Başlangıç" filmini yapana kadar. “Ben bu kadar derin anlamları düşünmemiştim,” dese de, “Ortak rüyadayız!” Mesajı her şeyi anlatıyor…