Hamas Liderini Tahran'da koruyamayan İran, Hizbullah'ı patlatan cihazları da temin eden ülke çıktı. Oklar giderek, İran-İsrail işbirliğini işaret ediyor!
Hamas Lideri İsmail Haniye’nin İran’ı ziyaretinde, Mossad’ın suikastına uğramasından sonra, İsrail’in her saldırısının olay mahallinde İran’da vardı!
İki ay önce yaşanan suikasttan, geçen hafta Hizbullah’ın iletişim için kullandığı araçlara kadar, yapılan saldırılar da İsrail’in işbirlikçisinin İran olduğu iddiaları artık tüm dünyada konuşuluyor…
Yazıya, 31 Temmuz’da Tahran’da İsmail Haniye’ye yapılan suikastla başlamıştık ya, o günleri bir anımsayalım.
Haniye’nin ölümünün ardından, İran, İsrail’e eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlatacağını duyurmuşsa da, aradan geçen 59 günde, hiçbir şey yapmadığına tanıklık ettik.
Daha sonra İsrail’in teknoloji üzerinden, bubi tuzaklı bir saldırısı gerçekleşti.
Bu saldırıda, çoğu Hizbullah üyesi çok sayıda insan ya öldü ya da yaralandı.
-17 Eylül’de, Hizbullah’ın mesajlaşmak için kullandığı çağrı cihazları patlarken, dokuz kişi öldü ve 3 bin civarında insan yaralandı-
ÇAĞRI CİHAZLARINI ÜRETEN FABRİKA MOSSAD’INDI
Çağrı cihazlarını üreten Macaristan’daki fabrikanın iki yıl önce Mossad tarafından satın alındığı ve çağrı cihazlarına patlayıcı yerleştirildiği ortaya çıktı.
Bu saldırıdan bir gün sonra, 18 Eylül’de bu kez de Hizbullah’ın kullandığı telsizler patladı. Ve 20 kişi ölürken, yüzlerce insan da yaralandı.
BAKIM GEREKÇESİ İLE CİHAZLAR DOKTORLARDAN TOPLATILMIŞTI
Hizbullah’ın Lübnan’da kullandığı çağrı cihazları, hastanelerdeki doktorlar tarafından da kullanılıyordu. Ancak saldırıdan iki gün önce, “bakım yapacağız!” denilerek, makineler toplatılmıştı.
PATLAYAN CİHAZLARI İRAN TEMİN ETMİŞTİ
Yine, çağrı cihazları ile telsizleri, Hizbullah’a temin eden, bizatihi İran’ın kendisiydi.
Filistin’in eski başbakanı ve Hamas Lideri Haniye’nin Tahran’da güvenli ev, diye kaldığı yeri de, bugün Hizbullah Lideri Nasrallah’ın da Beyrut’taki adreslerinin de, İran tarafından, İsrail’e verildiği kuşkularını, gazeteciler artık telaffuz etmeye başlamıştı.
Gazze'den sonra, şimdi de, İsrail, Beyrut'un güneyinin boşaltılmasını istedi. Ve büyük bir göç başladı. İran'ın, Hamas ve Hizbullah'ı satması, Filistin'i satması anlamı taşıyor!
Geldiğimiz nokta itibariyle, kapalı kapılar ardında, İran’ın, İsrail ile yaptığı pazarlıklar neticesinde Hizbullah’la birlikte Filistin davasını da sattığı iddiaları artık, tüm dünyada konuşuluyor!
HEDEF TÜRKİYE Mİ?
Belki de, Filistin'i samimiyetle savunan Türkiye'den başka aktör de yok. Geçtiğimiz günlerde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başdanışmanı Yiğit Bulut, İsrail'in nihai hedefinin Türkiye, olacağı açıklaması da, bu çerçevede okunmalı!..