Gündem

Yunan sahil güvenlik şimdi de Datça’ya çıktı!

Dört günde iki kez, Yunan sahil güvenlik Türkiye’ye girdi. CHP’li Tan sordu: Ağzınızdan düşürmediğiniz mavi vatan bu mu?”

Bodrum'daki sınırda kalma tartışmalarının ardından Yunan Sahil Güvenlik ekipleri, bu kez Datça kıyılarında ortaya çıktı. Paylaşılan görüntülerde, ekipten bir kişinin karaya inip zodyak botu denize çektiğine dikkat çekildi. Konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığı açıklama yaptı.

20 Eylül 2024 tarihinde, Yunan Sahil Güvenlik ekipleri Bodrum'daki kaçak göçmenleri takip ettikleri iddiasıyla sınırda geziniyordu. Sahil Güvenlik Komutanlığı bu olaya ilişkin şu açıklamayı inceledi: "112 Acil Çağrı Merkezi'ne Bodrum Akyarlar Meteor Köyü'nde bir lastik botun karaya çıktığı ve bir kişinin ormanlık alana kaçtığı yönde bildirimi üzerine, kaçınılmaz iki Sahil Güvenlik botu olay yerine sevk edilmiş, ihbar Bodrum İlçe Jandarma Komutanlığı'na iletilmiştir. Sahil Güvenlik unsurlarımız hızla bölgeye ulaşmış ve Yunan Sahil Güvenlik botunun kendi karasularına geri dönmüştür.”

İKİNCİ İHLAL, BU KEZ DATÇA'DA

Bu olayın ardından Yunan Sahil Güvenlik ekipleri Datça kıyılarında görüntülendi. Sosyal medyada görüntülerde, Yunan ekiplerinin Datça'daki bir koyda karaya kadar uzanan, zodiac botu denize çekildi ve daha sonra Yunan Sahil Güvenlik botunun gözetiminde koydan ayrıldıkları görüldü

"Türk makamlarının ilgisizliğini gören Yunanistan cesaretini artırıyor. Bu defa, Datça kıyılarına kadar geçen, karaya inen maskeli bir kişi zodiac botu denize çekiyor ve Yunan Sahil Güvenlik botunun himayesinde koydan uzaklaştığı görüldü.”

CHP’li Milletvekili Namık Tan söz konusu görüntüleri X hesabında paylaştıktan sonra, sert eleştiri getirdi:

AĞZINIZDAN DÜŞÜRMEDİĞİNİZ MAVİ VATAN BU MUDUR?

TC Dışişleri Bakanlığı’na ve diğer ilgililere soruyorum: Yunan sahil güvenliği nasıl olur da kıyılarımıza kadar uzanan, topraklarımıza ayak basıp, elini kolunu sallayarak uzaklaşabiliyor? Ağzınızdan düşürmediğiniz mavi vatan bu mudur?

Bizim sahil güvenliğimiz nerede?

Yunanistan'ın bu cüretkâr davranışlarına daha ne kadar sessiz kalacaksınız?

Türkiye’nin böylesine küçük düşürülmesine karşı hesap sorumayacak mı?