Yapmadıklarınız pişman eder: Üşenme, erteleme vazgeçme!

Hiçbir şeyi erteleme, kahven soğur, ilgin kaybolur, hayat geçer, yaptıklarınıza değil, yapmadıklarınıza pişman olursunuz, üşenmeyin, ertelemeyin vazgeçmeyin...

Hiçbir şeyi sonraya bırakma.

Daha sonra kahve soğur.

İlgini kaybedersin.

Gün geceye döner.

İnsanlar büyür.

İnsanlar yaşlanır.

Hayat geçer.

Daha sonra bir şey yapmadığın için pişman olursun...

Fırsatın olduğunda...

Hayat geçici bir danstır, önümüzde açılan ve bir daha asla aynı şekilde geri dönmeyen anların hassas dengesidir.

MUSALLA TAŞININ BAŞINDA KENDİNİZE AĞLARSINIZ!

Pişmanlık yutulması zor bir hap, kaçırılan şansların ve söylenmemiş sözlerin yüküyle ruhun üzerine çöken bir ağırlıktır.
Öyleyse hiçbir şeyi sonraya bırakmayalım. Anları geldikleri gibi yakalayalım, kalplerimiz açık ve kollarımız önümüzde uzanan olasılıkları kucaklamak için uzanmış halde. Çünkü sonunda pişman olduğumuz şeyler yaptıklarımız değil, yapmadığımız şeyler, söylenmemiş sözler, gerçekleşmemiş hayallerdir.
Musalla taşının başında dökülen gözyaşları kendine oluyor insanın.

SEVGİ İLİŞKİSİNDE ÜZÜNTÜNÜN NEDENİ PAYLAŞIMIN BİTMESİ

Sevgi ilişkisinde üzüntünün nedeni paylaşımın bitmesidir. 
Paylaşımı ne olursa olsun yaşanmışlıklara - yaşanmamışlıklara,  eksik kalmış yanına ağlıyor insan.
Sevgi, neşe, heyecan, hoşgörü ile paylaşılanlar ve keyifli anlar ile yaşanmışlıklar kalmışsa geride kalana, sevgi dolu gözyaşları ile oluyor uğurlama.
İki adım geri çekilip, uzaktan bakabiliyorsa yaşadıklarına (nereden baktığına bağlı olarak) gelgeç insan;  kendisinin bazenlerde saklı hallerden ibaret olduğunu görüyor.

İNSANIN HALİYLE UYUMLUDUR NEFESİ

Soluğu ile gatatta nefesi ile yaşamdadır. Haliyle uyumludur nefesi.  Nefesini değiştirebildiğince halini değiştirebilmekte. Böylesine insan,  hayatta kalmak yerine yaşamı seçmekle zihnindeki 'sonra'  da olmak yerine yaşamdan payına düşenleri hakkıyla alabilmekte.

Düşünsenize; hızlı hızlı ağıza tıkıştırılan bir yemek ile bütününde besin değeri olan, lezzetli, görüntüsü, ruhunla bütün olan  aceleye getirilmeden yenilen yemek...

Hatıranızda hangisi ve nasıl kalır…

Hangisi kıymetle anılır…

İşte yaşamın içine kattıklarımızın değeri, görüntüsü ve en önemlisi acelesiz ve ruhu ile bütünlüğüdür, değerli olan!

Kendi payıma vaktim ve fırsatım varken kıymet vermeyi, değerini bilmeyi, hayatıma değen yaşamların varlığına şükretmeyi, kalbimi sevgiye kocaman açmaya, çok değer veriyorum ve sevmeyi çok seviyorum.

TAMAMLANMIŞLIKLAR KAZANIMIMIZ OLSUN

Ölümün olduğu dünyada kimsenin kimseyi kırmadığı, kırgınlıkların ise iyileştirildiği anlar olsun,  Sevenlerin sevilenlerin bir gün toprak olacağı hep hatırda kalsın. Yolcu ederken iyi kilerle dolu hatıralar, yolcu olurken ruhun huzuru, tamamlamış olduklarımız ve tamamlanmışlıklar kazanımımız olsun.