CHP Genel Başkanı Özgür Özel, parti grubunun toplantısında söz aldı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in duyurduğu Kamuda Tasarruf Programı'na atıfta bulunan Özel, "Dün Kamuda Tasarruf Programı açıklandı. Bu genelgede farklı bir yaklaşım görüldü; sarayın, Cumhurbaşkanlığı harcamalarının tasarruf kapsamına alınması olumlu bir adımdır" dedi. Özel, uygulamanın nasıl gerçekleşeceğini yakından takip edeceklerini belirtti.

Tasarruf Programı'nda sadece Meclis'in dışarıda bırakıldığını vurgulayan Özel, "Bu durum, Meclis'in israf etme hakkı olduğu anlamına gelmez. Ancak yürütmenin Meclis'e talimat vermemesi gerekir. Bu, haddi aşmak olur" şeklinde konuştu ve Meclis'in tasarruf genelgesinin dışında olmadığını vurguladı.

Özel, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş'a önemli bir çağrı yaparak, "Meclis tasarruf genelgesinin dışında değil. Meclis'e tasarruf etme yetkisi, yürütmede değil" dedi.

Meclis'in kendi tasarruf genelgesini oluşturması gerektiğini vurgulayan Özel, "CHP olarak, yürütmenin sunduğundan daha kapsamlı bir tasarruf genelgesi için tüm gruplara ve Meclis başkanına çağrı yapıyoruz. Başkanlık Divanı toplansın, halka kemer sık denirken, milletin vekilleri dışarıda bırakılmasın" şeklinde konuştu.

Özel, tasarruf genelgesinin kamuda emekli olan çalışanlar kadar yeni istihdam yaratılmasını öngören maddesine karşı çıktıklarını vurgulayarak, öğretmen atamaları üzerinden örnek verdi. Dinleyicilere "Beşli çetelerle ilgili bir şey gördünüz mü?" diye seslendi ve şunları dile getirdi:

"Bazıları, Saray harcamalarını savunurken 'itibardan tasarruf olmaz' diyordu. Mehmet Şimşek 2015'te makam araçları için 'çerez parası' demişti, şimdi ise 3 yıllık bir tasarruf genelgesi hazırlamış. Demek ki o zaman, garibanların dostu olanlar doğruyu söylemiş. Bu genelgede umudumu artıran tek madde vergide adalettir. Türkiye'de 100 lira vergi toplanıyor, ancak bunun 65'i dolaylı vergi.

Yani mazot, doğalgaz, su... Bu ürünlere en zengin fabrikatör ile orada çalışan işçi de aynı vergiyi ödüyor. Dolaylı verginin adaletsizliği burada ortaya çıkıyor. Geriye kalan 24 lira, işçinin, emekçinin, emeklinin ve memurun maaşını almadan önce kesilen parasıdır. 11 lira ise herkesin gelirinden ödediği vergidir. Vergi, çok kazanandan çok, az kazanandan az, hiç kazanmayandan ise hiç alınır."