Adı AKUT ile başkalarının canını kurtarmak için kendi canını riske etmekle anılan, ünlü dağcı, aktivist ve sevilen bir isim Ali Nasuh Mahruki.
Dürüst, donanımlı, fedakâr, cesur ve Türkiye için çok şey ifade eden bir isim olan Nasuh Mahruki’ye, neredeyse tüm partilerden teklif gitmişse de, kendisinin beklediği CHP’den herhangi bir teklif gelmemiş.
Mahruki, bağımsız adaylığından çekinenler, Atatürk görselleri ile Beşiktaş’ta oylarınızı bölmeyin mesajlı paylaşımlar yapılmış.
Beşiktaş’ın bağımsız adayı, kendisine gelen adaylıkları şöyle anlatıyor:
“CHP beni adaylaştırmadığını ilan ettiği andan itibaren, Zafer Partisi’nden, Memleket Partisi’nden, İyi Parti’den, Büyük Türkiye Partisi, hatta diğer merkez sağdakilerden, yani Saadet, Deva Gelecek Partisi’nden, ‘Bizim ortak adayımız olarak sizi çıkartalım,’ teklifi geldi. Dolayısıyla siyasi partilerden teklif geldiyse de, hepsini reddettim. Eğer CHP adaylaştırmazsa, ben bağımsız olarak devam edeceğim, diye karar vermiştim.”
BAŞKANDAN HALKIN SİYASETİN VE BAŞKANIN KENDİ BEKLENTİSİ
Kıdemli bir gazeteci olarak, her bir belediye yönetiminin aslında bir ufkunun, vizyonunun olması kanaatindeyim. Söz gelimi, Hatay’ın sahil kasabası, şimdilerde ilçesi durumundaki Arsuz’un dünya çapında bir yıldız gözlem evine ve yıldız gözleme etkinliklerine, uluslararası sinema festivaline ev sahipliği yapmasını, Sarıyer’in, Karadeniz, Marmara, Asya ve Avrupa’yı, yani dört ayrı coğrafyayı kesiştiren emsalsiz özelliğinin turizm destinasyonlarına kazandırılmasını, Şişli’nin yazarlık atölyeleri ile uluslararası turizm destinasyonları için cazibe merkezi olabileceğini hayal ediyorum.
Türkiye’de siyasi partiler, Mayıs 2023’teki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kabul edilemez sapkın sonuçlara imza atsa da, halen onlara servet ödemekten geri adım atmıyorlar. Buna karşın, tek bir siyasi parti bile halka ilçenizde hangi hizmeti görmek istersiniz, diye sormuyor!..
Siyasi parti başkanları liyakat ararken, adaylığı kesinleşen isimler, arkalarına aldıkları siyasi partiyi memnun etmeyi öncelerken, halkı unutuyorlar.
İşte bu yapı içinde, belki de halkın çok seveceği isimleri ıskalıyoruz.
BEŞİKTAŞ, KADIKÖY VE BAKIRKÖY’ÜN DÖRTTE ÜÇÜ CHP’Lİ…
İşte bu çerçevede, Türkiye’ye mal olmuş değerli isimlere siyasi partilerin ve halkın yaklaşımını, tercihleri neyin yönlendirdiğini Mahruki şöyle betimliyor.
“Vallahi Beşiktaş gibi bir ilçede ya da Kadıköy'de, Bakırköy'de her dört seçmenden üçü CHP'ye oy veriyor, yüzde 75’i CHP kimi gösterirse, ona oy veriyor. Ama son iki dönemdir hep dışarıdan getirdikleri, Beşiktaş'ı tanımayan, Beşiktaşlı olmayan, Beşiktaş'a karşı herhangi bir duygusal yakınlığı olmayan insanları getirip, başkan yapıyorlar. Ve önceki başkan da ne yazık ki iyi bir performans sergileyemediği için bir önceki görev süresince görevini tamamlayamadan, görevden alındı, hapse girdi.
PARTİMİZ BİZİM TERCİHLERİMİZE KULAKLARINI KAPATIRSA…
İlçede çok büyük bir mutsuzluk var. Birçok yerde insanlar benim adaylığımdan bağımsız olarak şunu söylüyor. ‘Mevcut başkan devam edecekse, CHP Beşiktaş'ta biz sandığa gitmiyoruz. Oy da vermeyeceğiz.’
‘Ben oy vermeyeceğime yemin etmiştim ama şimdi Sizin için oy vermeye gideceğim!’
OLİGARKLARI DEĞİL, HALKI GÖZETECEĞİZ!..
Mahruki, Beşiktaş Belediye Başkanı olursa, şeffaflığı önceleyen, parti oligarklarını değil, halkın faydasını gözeten bir yaklaşım sergileyeceğini anlatıyor.
“Öncelikli olarak, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim sergilemek istiyoruz. Ki arka plandaki bütün o kıyıları kaçakları işte rüşvetli işleri baştan durduralım diye, adayım. İhaleleri bile açık şeffaf bir şekilde yapmak niyetindeyiz. Ehliyetli ve liyakatlı ekiplerle çalışacağız. Tabii ki konusunun uzmanı olan Beşiktaş'ı bilen ve bu işte sıkıntılara çözüm üretebilecek nitelikli insanlarla yürüyeceğiz.”
Mahruki Türkiye'nin en zengin belediyesi olması gerekirken, Beşiktaş’ın personelinin maaşlarını bile ödemekte zorlandığını ve gecikmeli ödediğini belirterek, “Bu rantı bir şekilde parti için, kendileri için kullanmak istiyorlar. İşte biz buna son vereceğiz. Beşiktaş'ın rantı var elbette ama burası İnşaat şirketlerine ya da parti oligarklarını zengin etmek için değil; Beşiktaş halkı için kullanacağız ve Beşiktaş'ı afete dirençli, depreme hazır bir ilçe yapmak için kullanacağız.”
LİYAKATLI EKİPLERLE İHTİYAÇLARA ODAKLANACAĞIZ
Beşiktaş'ın dokusuna, Beşiktaş'ta yaşayan herkese, tüm canlılara, hepsinin yaşam kalitesiyle huzurunu, mutluluğunu güvenliğini çok daha üst seviyelere taşıyacağız. Ne gerekiyorsa yapacağız, bunları taşımak için uzman ekiplerle çalışacağımız için de bunları çok da fazla zorlanmadan ve gecikmeden başarabileceğimizi düşünüyorum.
BEŞİKTAŞ HALKININ ALEYHİNDEKİ İMAR DEĞİŞİKLİĞİNDE ORTAKLIK
İBB ilçe belediyesi, çevre şehircilikte, hekim değişikliğinde, buradaki imar planı değişikliklerini bakanlıkla beraber yapıyorlar ve bu Beşiktaş halkının aleyhine.
Yani bu polis okulu gibi polis okulundaki gibi, Levent'e 4 kata izin vermeden, 50 kata izin vermeye ya da ne bileyim Gazeteciler Sitesi’nde üç katlı villaların altı katlı apartmanların olduğu yerde bir imar planı değişikliği de aynı pislik içinde.
Bilmem 20 kata izin vermek gibi yani bunlar Beşiktaş'ın doğal tarihi ve kültürel yapısını da bozan şeyler. Burası Dubai değil, burası yüzlerce yıllık, binlerce yıllık bir yerleşim yeri buranın kendine özgü bir tarihi, kültürü ve doğası var. Bu yapıyı koruyacak şekilde hareket etmemiz en doğrusu olacaktır.
ATATÜRKLÜ, OY BÖLME MESAJI…
“Atatürklü görsellerle oyunuzu bölmeyin, diye mesajlar yayımlandı. Ben bağımsız adayım. Meclis üyelerim yok. Sadece mevcut başkanın karşısında bir başkan adayı olarak çıkıyorum. Belediyenin meclisinde CHP'ye oy vereceğim. İBB’de Ekrem Başkan’a oy vereceğim belediye başkanlığında da Hayatımda ilk defa CHP'ye değil, kendime oy vereceğim. Dolayısıyla bir oy bölme diye bir kavram yok burada, ben de demokratik seçme ve seçilme hakkını kullanarak aday oldum.