Türkiye’de e-ticaret, yani internet üzerinden alışveriş artık fiziki alışverişin üzerine çıkmış durumda.

Ben de kendi adıma, e-ticareti uzun süredir kullanan bir tüketiciyim!

Değişiklik kargo ücreti ile ilgili.

Şayet siz, gelen ürünü gerekçe bildirmeden almazsanız gönderici dava açarak kargo ücretini tahsil edebilecek.

Kargosunu almayanların olduğunu varsayarsak buraya kadar makul.

Devamında diyor ki, ürünü aldınız ve hiçbir kusuru olmadığı halde, sırf canınız istedi diye geri gönderdiğinizde de kargo ücreti tüketiciye aittir.

İyi de, zaten Türkiye’nin artık kurumlaşmış e-ticaret siteleri bile ücretsiz kargo kodunu sadece, kendi hatası durumunda iletiyor!

Şimdi diyeceksiniz ki, yok yasa öyle değil.

Evet, yasaya göre 15 gün içerisinde tüketicinin keyfi olarak cayma hakkı tanınmış. Bununla birlikte uygulamada, bu o tüketiciye ücretsiz kargo hakkı vermiyor. Hatta böyle bir yasa, yasa koyucunun mevcut durumdan ne kadar haberdar olduğunu da şüpheli hale getiriyor!

Niye mi? Anlatayım…

İADE TALEBİNİZ REDDEDİLDİ!

Duş başlığı siparişini yine böylesine büyük cirolara ulaşmış, Türkiye’nin internet alışverişinde en çok bilinen markalarından birinden yaptım. Ancak, başlık dışında kalan spiral gibi ürüne ait olduğu belirtilen parçalar gelmediğini sitenin müşteri hizmetlerine bildirdim. Sorunun bir iş günü içinde çözüleceğini bildirseler de, ikinci gün yedi iş günü daha beklememi belirtiklerinde, ürünü iade etme talebimi ilettim.

Bu kez jet hızı ile iade talebiniz reddedilmiştir, dendi! Oysa aynı ürün kapıma bırakıldığı için eksik geldiğini tutanak altına alamamıştım. Ve kuruma bu konuda kesin haksız olduklarını ve herhangi bir uzlaşma istemediğimi kaydettim. Kararlılığım nedeni ile sorun çözüldü.

İKİNCİ EL CEP TELEFONLARI İLE VATANDAŞ DOLANDIRILIYOR!

Kızıma yine aynı siteden cep telefonu sipariş etmiştim. Ve standart olarak telefonumu yetkili serviste açtırdım. Görevli daha telefonu eline aldığında bu ürünün sıfır olduğundan emin misiniz, diye sordu?

EN BÜYÜK E- TİCARET SİTELERİ DOLANDIRICILIK YAPIYOR!

Ünlü e-ticaret sitesi ürünü sıfır diye sattı, diyebildim.

Bilgisayara bağlandı ve ürünün ikinci el olduğu tespit edildi. Ve bir tutanakla durum, e-ticaret sitesine bildirildi. Site sessizce konuyu kapadı.

Söz konusu ürünle ilgili herhangi bir değerlendirme imkanı bile tanınmadı.

Söz konusu ürünü alan yetkili telefon servisi, bu durumun sadece benim alışveriş yaptığım internet alışveriş sitesiyle sınırlı olmadığını ve yaygın olduğunu belirtti.

E-TİCARET SİTESİNDEN TELEFON ALMAK ÇOK RİSKLİ!

“Tüketici ürünü açtığı andan itibaren tüm haklarını kaydediyor. Çünkü daha sonra ürünün ikinci el olduğunu ispatlasa bile, ürün içinde değişen parçaların ya da üründeki kılcal çiziklerin faturası tüketiciye kesiliyor. Ve yaygın olarak, tüketici ürünü kendisi açıyor ve haklarını kaybediyor. Sizin gibi yetkili serviste açtıran yüzde 10. Yani bu yöntemle yapılan dolandırıcılık yüzde 90 başarılı oluyor!”

Artık sınırları Türkiye sınırları dışına çıkan, internet alışveriş sitelerimiz olsa da, yerli siteler maalesef küresel ekonomideki rakipleri kadar güvenli değil. Söz gelimi yurtdışından alışverişlerde, ürünün sorunsuz olduğunu teyit etmeden karşı tarafa ödeme yapmayan sistemlerden, e-site bünyesindeki satıcıya puanlamaya kadar bir dizi önlem Türkiye’de, e-ticaret şirketlerince bilinçli olarak uygulanmıyor. Ve bu denetimsiz durum da ciddi bir dolandırıcılığa iklim hazırlıyor!